AĞLAYAN GÖZLER

AĞLAYAN GÖZLER

Bakma bana öyle bakma
Yaralıyım zaten
İçimde fırtınalar kopmakta,yüreğim yanmakta,
Dilim suskun,yüzüm hüzün,gözlerim ağlamaklı
Neyleyim kaderimmiş, olsun varsın ne çıkar yalnızlık
Bir sırdır mutluluk, yüreğimde tutsak olan
Bakma bana öyle bakma
Bitik ziyan olmuş halime acıyıp ta sevme beni
Böyle olmasını ben istemedim ki
Ne umutlarla sevip aşık olmuştum
Bunlar sensizliğin eseri
Yıkıntıların ateşten kalan izleri
Halime bakıp bakıp
Ağlama ne olursun
Bu bizim kaderimiz diyelim
Acılar benim,
Mutluluklar senin olsun
Sen beni pul niyetine harcadın ama
Ben sana kıyamıyorum işte
Benim canımı çok acıtsan da
Yıkık virane etsen de
Kıyamam anla işte
Ağlama ne olursun
Kader diyelim
Elden ne gelir
Aşkın yakıp kavurur
Hasretin bitirir...

SEVMEK NE DEMEK ŞİMDİ ANLADIM

SEVMEK NE DEMEK ŞİMDİ ANLADIM

Sevmek acı çekmekmiş..
Gece gündüz inlemekmiş..
Belki döner diye ümitsizce çaresizce beklemekmiş..
Sevmek uykusuz gecelerde..
Yüreğinde ateşlerle uyanmakmış..
Ümitsiz sabahlara..
Sevmek ilkbaharı görmeden..
Erişmekmiş sonbahara..
Sevmek gülmeyi unutup ağlamakmış..
Göz pınarların kuruyana kadar..
Sevmek ümitsiz yarınlar asla gelmeyecek mutluluklarmış..
Sevmek havada onun kokusunu duymak..
Onsuz hayatta tek başına kalmak..
Sevmek yalnızlığınla başbaşa kalıp..
Ümitsizce gece gündüz yalvarmakmış..
Sevilmeden sevmek en acısı..
Gece gündüz sızlar yürek yarası..
Silinmezki aklından anısı hatırası......

AĞLAYAN GÖZLER NASIL GÜLECEK ?

AĞLAYAN GÖZLER NASIL GÜLECEK ?

Felek silleseni vurur durmadan
Merhamet diledim vermiyor aman
Yaram derindedir kanar her zaman
Ağlayan şu gözler nasıl gülecek..?

Gülmedi anamdan yüzüm gülmedi
Bir vefasız sevdim halım bilemedi
Bir kerecik olsun yaşım silmedi
Ağlayan şu gözler nasıl gülecek..?

Okunur yüzlerde çizgiler derin
Yatırmaz dizinde bir kere yâr’in
Bulamazsın nerde dünyada yerin ?
Ağlayan şu gözler nasıl gülecek..?

Böyle/mi kurulmuş dünyada düzen ?
İnsandır insanı daima üzen
Görmedim hayatta içten bir gülen
Ağlayan şu gözler nasıl gülecek..?

Soldu gönlümde/ki çiçekler,güller
Lâl oldu konuşmaz şakıyan diller
Ne bilsin halimden yabancı eller ?
Ağlayan şu gözler nasıl gülecek..?

DURAK’ım der bu hal nasıl bitecek ?
Ömrüm böyle hüzünle mi geçecek ?
Ölürsem kefenim kimler biçecek ?
Ağlayan şu gözler nasıl gülecek..?
NASIL NASILL ?

Hz. Muhammed (s.a.v.)'in Eş Seçimindeki Tavsiyeleri

Hz. Muhammed (s.a.v.)'in Eş Seçimindeki Tavsiyeleri

Resulullah (s.a.v.)'in azatlısı Sevban (r.a.) anlatıyor: ''Gümüş ve altın biriktirme ile ilgili ayet nazil olduğu zaman halk: 'Öyleyse hangi malı biriktirmeliyiz?' diye birbirlerine sordular.

Hz. Ömer: 'Bunu, ben sorup size haber vereyim!' dedi ve hemen devesine atlayıp gitti. Ben de peşinden gittim. Hz. Ömer: 'Ey Allah'ın Resulü hangi maldan edinelim?' diye sordu.

Aleyhissalatu vesselam da: 'Her birniz, şükreden bir kalp, zikreden bir dil, ahiret işinize yardımcı olacak mümine bir kadın edinsin.' buyurdular.''

Ebu Ümame (r.a.)'nın rivayetine göre: Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurmuşlardır: ''Mümin, Allah'a takvadan sonra en ziyade saliha bir zevceden hayır görür. Böylesi bir kadına emretse itaat eder. Ona baksa sürur duyar, bir şeyi yapıp yapmaması husunda yemin etse, kadın bunu yerine getirerek onu yeminden kurtarır, kadınında ayrılıp uzak bir yere gitse, kadın hem kendi namusu ve hem de adamın malı husunda hayırhah ve dürüst olur.''

Abdullah İbnu Amr (r.a.) anlatıyor: Resulullah (s.a.v.) anlatıyor: Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: ''Güzellikleri sebebiyle kadınlarla evlenmeyin. Çünkü güzelliklerinin onları kibir ve gurur sebebiyle alçaltacağından korkulur. Onlarla mal ve mülkleri sebebiyle de evlenmeyin, zira mal ve mülkün onları azdıracağından korkulur. Fakat onlarla diyaneti esas alarak evlenin. Yemin olsun, burnu kesik, kulağı delik siyahi dindar bir köle dindar olmayan hür kadınlardan efdaldir.''

Canın ve Malın Korunması

Canın ve Malın Korunması

Abdullah İbni Ömer ( r. a. )' dan rivayet edildiğine göre, resulullah (s. a. v. ) şöyle buyurdu:

''Ben, Allah' tan başka bir ilah bulunmadığına, Muhammed' in Allah' ın Resulü olup şahadet edip, namazı dosdoğru kılıncaya ve zekatı hakkıyla verinceye kadar insanlarla savaşmakla emrolundum. Bunları yaptıkları taktirde, kanlarını ve mallarını benden korumuş olurlar, İslam' ın

gerektirdiği haklar ise bunların dışındadır. Onların gizli hallerinin hesabı Allah'a aittir. ''